Ailecek fazla Türk dizisi seyredemiyoruz doğrusu. Senaryo uzadıkça, anlamsız olanaksızlıklar, mantık hataları sıralandıkça, bizim sinir sistemi harap oluyor. Bir tek Uğur Yücel’in hatırına Canım Ailem‘e arada bakıyoruz. Ama o da o kadar sıkıntılı ki. Yani bir dizi de herkesin mi devasa sorunları olur? Herşey mi çıkmazda olur? İnsanın çekilin yahu, bir de ben deneyeyim diyesi geliyor.

Sanırım her biri bir sinema filmi titizliğinde hazırlanmış yabancı kriminal diziler, bizim ailecek beklenti çıtasımızı fazlasıyla yükseltti. Bir zamanlar senaryo yazarı olmaya çalışan (sonradan oldu da) bir arkadaşımız vardı. Hep Türkiye’de beklenti böyle, daha iyisini yapsan da tutmaz derdi. Biz dolu dolu senaryo niye tutmasın yahu? illa ilköğretim seviyesinde mi olsun? diye tartışırdık. Şimdilerde bir senaryo yazıyor izliyoruz uzaktan, o da sakız gibi uzamış da uzamış. Halbuki iyi de bir sinema seyircisi idi. Demek ki, birikim her zaman işe de yaramıyor.
Neyse lafı uzatıp gelmeye çalıştığım ilgisiz nokta kısaca şu: Bence Türk dizilerinde en güzel kadın oyuncu Aslı Tandoğan (Kapalıçarşı). O kadar doğal bir tip ki. Bir iki kişiye söyledim, herkes ya evet, cidden diye arka çıktı. Oyunu da iyi. Buydu işte asıl diyeceğim.
İmza D.
Bunlar da ilginizi çekebilir...