SIDEBAR
»
S
I
D
E
B
A
R
«
Just Go with It
5.Mayıs.2011

Geçenler de bizim ufaklıkların sızdığı an ile benim de sızmam arasındaki genelde çok kısa olan zaman diliminde, Adam Sandler ile Jennifer Anistonun yeni filmleri Just Go with It ‘i seyrettim. Sonuna kadar uyumamayı başardım. Çok da hoşuma gitti.

Filmde Adam karakteri kadın tavlamak için evli numarasına yatan bir estetik cerrah, Jennifer da onun asistanı, boşanmış, iki çocuğu var. Bunlar Adam Sandler’ın tavlamaya çalıştığı bir kadına, herifin iyi bir baba olduğunu ve karısının ondan rızasıyla boşanmak üzere olduğunu ispatlamaya çalışıyorlar. Bu arada Adam Sandler evli olmadığı için Jennifer ve bebeleri bu rolü oynamak zorunda kalıyor.

Nicole Kidman’a da eskiden millet  çok itici dediğinde hep  savunurdum kendisini, belki rolün etkisi, ama artık savunmaya gücüm/niyetim yok.  Sevimli biri değil..

Öte yandan, film çok sevimli idi. Zaten Adam Sandler ne rolde oynasa benden methiye alır herhalde. Bir de tatil ortamında geçiyordu. Yaza susamış Ankaralı olarak bana çok iyi geldi. Şiddetle tavsiye edebilirim.

İmza D.

Funny people
13.Ekim.2009

funny-people-poster“Matrak  İnsanlar” diye çevirmişler Funny People‘ı. Son 10 yıldır kimsenin “matrak” lafını cümle içinde kullanışına denk gelmemiştim,  iyi oldu. Adam Sandler‘dan daha önce de bir iki kere bahsetmiştim, seyretmeye doyamadığım bir insan. Zohan mıydı neydi (You don’t mess with The Zohan) , herkesin sevmekte zorlanacağı o filmi bile katıla katıla seyrederken bulmuştuk kendimizi. Her filmine giderim istisnasız.

Funny People’ı, geçtiğimiz haftalarda (25 Eylül’dü galiba) yeni açılan Gordion’un salonunda seyredelim dedik. Önce sinemalar.com‘dan  baktım, Gordion’da oynuyor gözüküyor. Sonra telefon ettim, bant kaydı alakasız filmler saydı. İkna olmadım.  Telefon ettim sinemaya, henüz bant kaydını düzeltemedik dedi. Ee iyi dedik, tamam film oynuyorsa sorun yok. Oynuyormuş gittik.

Bir kere sinemada inşaat devam ediyordu, ortada personelden çok usta vardı. Matkap sesi (ciiuuuvvvvvv) toz duman (tekrar matkap sesi ciiuuuvvvvvv) vs. Ama sinema herşey bittiğinde güzel olacak izlenimi veriyordu. Minik aksaklılar vardı tabi. Mesela, arada tuvaleti  kullanma ihtiyacı baş gösterdiğinde tuvalet kapısına hamle yapıyorsunuz, kilitli. Bir görevli buluyorsunuz, belli ki tuvaletlerin anahtarı bulununca sorun bitecek sanıyor, seni peşinden koşturuyor, görevli bayana ulaşıyorsun, kapı kilitliymiş anahtar sizde mi? diyor görevli no:2. Görevli no:1 size süper kibar bir tonda, kusura bakmayın size yardımcı olamam diyor. Nasıl ya? Napacaz? Aşağı alışveriş merkezine inin diye bir çözüm öneriyorlar. Aklınızla bin yaşayın, ben niye düşünemedim? demek istiyorsun vs. Doğal olarak üşenip uzatmıyorsun, aşağı da inmiyorsun, halk arasındaki tabirle; tutuyorsun.

Bir de film ortasında komik bir şey oldu, arada bizim salonu unuttular. İkinci yarı film başlamadı. Bu aralar asabi insan rolünü kimseye kaptırmayan ben, 40 dakikanın sonunda kendimi dışarı attım. Birilerini bulup yahu ne oluyoruz kardeşim muhabbeti yapayım diye, ustalardan başka muhattap bulamadım. Benden daha hızlı bir delikanlının girişimiyle sonunda bir görevliye ulaştık, film başlatıldı.

Filmin ilk yarısını çok sevdim, ikinci yarı ile ilgili kafam karışık. Biraz senaryo dolanmış da dolanmış da dolanmış gibi geldi bana. Film deliler gibi  komik değil, hele hele benim gibi, stand up komedilerde, komedyen pek başarılı ilerlemiyorsa onun adına başından aşağı kaynar sular dökülme kapasitesi yüksek birisi iseniz, olay iyice stresli oluyor. Amerikalıların güldüğü herşeye de insan her zaman gülemiyor. Sandler bir stand up’çıyı oynuyor. Aslında komedyen sahne arkasında, gerçek hayatta nasıl biri olabilir bir güzel anlatıyor film. Hele milletin bununla resim çektirmek istediği sokak sahneleri var ki, bence çok  acıklı. Adam komik olmadan somurtarak yürümek istiyor.  Bazıları bu filmdeki performansını Punch Drunk Love ile karşılaştırmışlar (beni paramparça etmiş bir filmdir), ki bence alakası yok, o film çok ayrıydı. İkinci arkadaş Seth Rogan, ilk defa seyrettiğim biriydi. Şimdi onunla ilgili yorum yapmaya üşendim, arada ağladığı sahneler var, çok iticiydi, ağlama sahnelerine çalışsın biraz. Ben ona ders verebilirim isterse. Saati 300 dolar.

funny_people_movie_image_leslie_mann__adam_sandler__seth_rogen_and_eric_banaEric Bana sonlara doğru Avusturalya aksanı yoğun bir Avusturalyalı olarak karşımıza çıkıyor. Aksanı yargılayabilecek durumda değilim,  henüz gidemedik oralara, ama bildiğim Eric Bana’yı tercih ederim. Komik olmaya çalışmasın o. Münih‘te falan oynasın, canımızı yesin.

Özetle film sanki biraz sadeleşse, sonları montajda uçsa falan daha güzel olabilirdi. Bu arada; Kuzey Avrupalı bir doktor vardı, bence o sahnedeki espriler çok iyiydi, IKEA falan :).

İmza D.

Damadı öpebilirsin..
20.Mayıs.2009

chuck4Dün Milk’den bahsedip, eşcinsellere empati yaparken size en favori filmlerimden birinden bahsedeceğimi söylemiştim. Söz konusu film, başrollerini Adam Sandler ve Kevin James’in paylaştığı:  “I now pronounce you Chuck and Larry”

Gerçek hayatta da çok yakın olan Sandler ve James, filmde Brooklyn İtfaiye İstasyonu’nda çalışan  iki yakın arkadaşı canlandırıyorlar. Biri zampara, biri eşini kaybetmiş bir baba.

Eşini kaybetmiş babanın başına bir şey gelirse emeklilik fonunun çocuklarına kalması için acilen bir evlilik  yapması lazım. Ancak, ortada onunla evlenecek, güvenilir biri yok. O da teklifi kankasına götürüyor. Haliyle zampara olan Sandler teklifi kabul etmiyor, sonra mecburen ediyor. Bu arada ve sonrasında  komik bir sürü şey yaşanıyor. Bunlar için  filmi seyredeceksiniz:)

Ben bu  filmi  farklı  kültürel çevrelerden gelen çeşitli  gruplarla seyrettim (evet  bir sürü kereler seyrettim). Genelde herkes fazlasıyla güldü. Bence de çok sevimli, insanın içini ısıtan bir film. Bir de nikah sahnesi var ki,  Çinli bir tip kıyıyor nikahı, inanılmaz komik. Homofobiklere veya o güne kadar konu üzerinde fazlaca düşünmesine fırsat/ihtiyaç olmamış tiplere de  türlü dersler veriyor.

Adam Sandler bence çok başarılı bir aktör. Sadece komedi filmleriyle değil. İki de dramını seyretmiştim, süperlerdi ama onlardan sonra bahsedeceğim.

Bu sefer Kevin James’i methetmek istiyorum.Kevin James’i King of Queens den tanırsınız belki. Bu dizide arıza kayınpeder Arthur’u oynayan Jerry Stiller, Ben Stiller‘in babası. Bir ara Ben de bu diziye  konuk sanatçı olarak katılmıştı galiba. Ama üzerinde düşündükçe emin olamıyorum??? Neyse onlara da çok gülüyorum ama başka seferlerde ayrıntıya girerim. Bu gün Kevin’in günü. Aynı isimle bir de terörist  varmış ama benim kasdettiğim tabii ki o değil.

chuckandlarryprem29

Kevin James Amerika’da pek meşhur bir komedyen. Seyredin bir iki parçasını seversiniz.  Bir de sihirbazlık tarafı var, ama ilgilenenler onu da kendileri araştırır artık.

P.S. Bu arada nedense kafamda Adam Sandler ve Ben Stiller’i eşitlemişim ben. Benim için aynı kişi onlar. Hep bir düşünüyorum ikisini de 🙂

İmza D.

Rüya takımının koçu artık yok
15.Mayıs.2009

225px-chuck_dalyTakip edenler biliyordur şu aralar NBA finalleri oynanıyor. Ama bu arada NBA camiası kötü bir haber aldı. 78 yaşındaki antrenör Chuck Daly Cumartesi günü pankreas kanserine yenik düştü.

Sahaların en şık giyinen adamı olarak da tanınan Daly, 80’lerin sonunda Detroit Pistons‘u NBA şampiyonu yaptığında çok tanınmıştı. 1992 Barselona olimpiyatlarındaki ABD takımının, rüya takımının kurucusu ve koçuydu. Michael Jordan, Karl Malone, Magic Johnson, Larry Bird gibi isimleri yanyana oynatabilmiştir. Olimpiyatlarda ilk maça çıkarlarken meşhur bir lafı var; “Eğer mola alacak olursam, bilin ki işler iyi gitmiyor”. Barselona olimpiyatları boyunca Amerikan takımı mola almadı.

Herkesin baba diye hitap ettiği, sahada sert ama karizmatik, ziyadesiyle sevilen bir koçtu.

michael-jordan1Daly’nin anısına biraz basketbol şöleni seyretmek isterseniz buradan buyrun.

NBA’ların  bir özelliği de Hollywood’un takip ettiğimiz tiplerin tribünlerde boy göstermeleri. Mesela Rob Schneider ve Adam Sandler

may12-rob-schneide_1402250i Veya Jack Nicholson may6-jack-nicholso_1398542i

Veya Maroon 5’dan Adam Levine.

maroon-5s-adam-levine Spielberg ve Cameron Diaz

may6-spielberg-cam_1398585i

Rüya takımının koçu artık olmasa da, sahalar da tribünler de hala çok renkli.

İmza D.